dikmek

See also: dikmək

Turkish

Etymology

Inherited from Ottoman Turkish دیكمك (dikmek), from Proto-Turkic *tik-.

Pronunciation

• IPA^(key): /dicˈmec/
• Hyphenation: dik‧mek

Verb

dikmek (third-person singular simple present diker)

1. (ditransitive) to erect, to plant

   bir yere direk dikmek ― to install a pole somewhere

2. (ditransitive) to plant (plants only, for seeds see ekmek)

   Boş toprağa bir koru dikseniz otuz yılda gölge verir.

   If you were to plant trees in empty soil, [they would grow large enough] in 30 years to provide a nice shadow.

3. (transitive) to chug

   Synonym: kafaya dikmek

   Doldurmasıyla kadehini dikmesi, gözünü kırpmadan tek yudumda devirmesi bir oluyor.

   He instantaneously refills his cup and chugs his drink in a single breath, without even blinking.

4. (ditransitive) to assign a person to a place to guard

   O günden sonra kapıya diktiği bir bekçiye iş çıkışları işçilerin üstlerini arattı.

   From that day onwards he made the guard whom he assigned at the entrance search the workers after work.

5. (ditransitive) to kick a ball directly upwards

   maç yapan çocukların topunu havaya dikmek ― to kick the ball of the kids playing soccer up in the air

6. (ditransitive) to build

   Synonym: inşa etmek

   Biz apartman dikmek için ağaçları kese duralım, İsviçre'de içinde küçük bir orman olan gökdelen yapıyorlar.

   As we go on cutting the trees to build apartments, in Switzerand they are building a skyscraper with a tiny forest in it.

7. (ditransitive, sports) to place the ball somewhere on the field

   Top toplayıcıdan gelen topu köşe noktasına dikti.

   He placed the ball coming from the ball boy on the corner area.

8. (transitive) to sew, to sew up, to stitch, to stitch up

   Yırtık kot nasıl dikilir?

   How to sew up torn jeans?

9. (transitive) to tailor

   yazlık elbise dikimi ― tailoring of a summer dress

Conjugation

Conjugation of dikmek (aorist in -V²r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			dikmek
impersonal participle	imperfective		diken
	perfective		dikmiş
	prospective		dikecek
personal participle	non-prospective		diktiğim	diktiğin	diktiği	diktiğimiz	diktiğiniz	diktikleri
	prospective		dikeceğim	dikeceğin	dikeceği	dikeceğimiz	dikeceğiniz	dikecekleri
verbal noun			dikme
way of doing			dikiş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dikerim	dikersin	diker	dikeriz	dikersiniz	dikerler
		imperfective	dikiyorum	dikiyorsun	dikiyor	dikiyoruz	dikiyorsunuz	dikiyorlar
	past	perfective	diktim	diktin	dikti	diktik	diktiniz	diktiler
		imperfective	dikiyordum	dikiyordun	dikiyordu	dikiyorduk	dikiyordunuz	dikiyorlardı (or dikiyordular)
	future		dikeceğim	dikeceksin	dikecek	dikeceğiz	dikeceksiniz	dikecekler
inferential	perfective		dikmişim	dikmişsin	dikmiş	dikmişiz	dikmişsiniz	dikmişler
	aorist		dikermişim	dikermişsin	dikermiş	dikermişiz	dikermişsiniz	dikerlermiş (or dikermişlar)
	imperfective		dikiyormuşum	dikiyormuşsun	dikiyormuş	dikiyormuşuz	dikiyormuşsunuz	dikiyorlarmış
conditional	simple		diksem	diksen	dikse	diksek	dikseniz	dikseler
	perfective		dikseydim	dikseydin	dikseydi	dikseydik	dikseydiniz	dikseydiler
optative			dikeyim	dikesin	dike	dikelim	dikesiniz	dikeler
progressive			dikmekteyim	dikmektesin	dikmekte	dikmekteyiz	dikmektesiniz	dikmekteler
necessitative			dikmeliyim	dikmelisin	dikmeli	dikmeliyiz	dikmelisiniz	dikmeliler
imperative				dik	diksin		dikin	diksinler
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	diker miyim?	diker misin?	diker mi?	diker miyiz?	diker misiniz?	dikerler mi?
		imperfective	dikiyor muyum?	dikiyor musun?	dikiyor mu?	dikiyor muyuz?	dikiyor musunuz?	dikiyorlar mı?
	past	perfective	diktim mi?	diktin mi?	dikti mi?	diktik mi?	diktiniz mi?	diktiler mi?
		imperfective	dikiyor muydum?	dikiyor muydun?	dikiyor muydu?	dikiyor muyduk?	dikiyor muydunuz?	dikiyorlar mıydı?
	future		dikecek miyim?	dikecek misin?	dikecek mi?	dikecek miyiz?	dikecek misiniz?	dikecekler mi?
inferential	perfective		dikmiş miyim?	dikmiş misin?	dikmiş mi?	dikmiş miyiz?	dikmiş misiniz?	dikmişler mi?
	aorist		diker miymişim?	diker miymişsin?	diker miymiş?	diker miymişiz?	diker miymişsiniz?	dikerler miymiş?
	imperfective		dikiyor muymuşum?	dikiyor muymuşsun?	dikiyor muymuş?	dikiyor muymuşuz?	dikiyor muymuşsunuz?	dikiyorlar mıymış?
conditional	simple		diksem mi?	diksen mi?	dikse mi?	diksek mi?	dikseniz mi?	dikseler mi?
	perfective		dikse miydim?	dikse miydin?	dikse miydi?	dikse miydik?	dikse miydiniz?	dikseler miydi?
progressive			dikmekte miyim?	dikmekte misin?	dikmekte mi?	dikmekte miyiz?	dikmekte misiniz?	dikmekteler mi?
necessitative			dikmeli miyim?	dikmeli misin?	dikmeli mi?	dikmeli miyiz?	dikmeli misiniz?	dikmeliler mi?
Negative declarative
infinitive			dikmemek
impersonal participle	imperfective		dikmeyen
	perfective		dikmemiş
	prospective		dikmeyecek
personal participle	non-prospective		dikmediğim	dikmediğin	dikmediği	dikmediğimiz	dikmediğiniz	dikmedikleri
	prospective		dikmeyeceğim	dikmeyeceğin	dikmeyeceği	dikmeyeceğimiz	dikmeyeceğiniz	dikmeyecekleri
verbal noun			dikmeme
way of doing			dikmeyiş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dikmem	dikmezsin	dikmez	dikmeyiz	dikmezsiniz	dikmezler
		imperfective	dikmiyorum	dikmiyorsun	dikmiyor	dikmiyoruz	dikmiyorsunuz	dikmiyorlar
	past	perfective	dikmedim	dikmedin	dikmedi	dikmedik	dikmediniz	dikmediler
		imperfective	dikmiyordum	dikmiyordun	dikmiyordu	dikmiyorduk	dikmiyordunuz	dikmiyorlardı
	future		dikmeyeceğim	dikmeyeceksin	dikmeyecek	dikmeyeceğiz	dikmeyeceksiniz	dikmeyecekler
inferential	perfective		dikmemişim	dikmemişsin	dikmemiş	dikmemişiz	dikmemişsiniz	dikmemişler
	aorist		dikmezmişim	dikmezmişsin	dikmezmiş	dikmezmişiz	dikmezmişsiniz	dikmezlermiş
	imperfective		dikmiyormuşum	dikmiyormuşsun	dikmiyormuş	dikmiyormuşuz	dikmiyormuşsunuz	dikmiyorlarmış
conditional	simple		dikmesem	dikmesen	dikmese	dikmesek	dikmeseniz	dikmeseler
	perfective		dikmeseydim	dikmeseydin	dikmeseydi	dikmeseydik	dikmeseydiniz	dikmeseydiler
optative			dikmeyeyim	dikmeyesin	dikmeye	dikmeyelim	dikmeyesiniz	dikmeyeler
progressive			dikmemekteyim	dikmemektesin	dikmemekte	dikmemekteyiz	dikmemektesiniz	dikmemekteler
necessitative			dikmemeliyim	dikmemelisin	dikmemeli	dikmemeliyiz	dikmemelisiniz	dikmemeliler
imperative				dikme	dikmesin		dikmeyin	dikmesinler
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dikmez miyim?	dikmez misin?	dikmez mi?	dikmez miyiz?	dikmez misiniz?	dikmezler mi?
		imperfective	dikmiyor muyum?	dikmiyor musun?	dikmiyor mu?	dikmiyor muyuz?	dikmiyor musunuz?	dikmiyorlar mı?
	past	perfective	dikmedim mi?	dikmedin mi?	dikmedi mi?	dikmedik mi?	dikmediniz mi?	dikmediler mi?
		imperfective	dikmiyor muydum?	dikmiyor muydun?	dikmiyor muydu?	dikmiyor muyduk?	dikmiyor muydunuz?	dikmiyorlar mıydı?
	future		dikmeyecek miyim?	dikmeyecek misin?	dikmeyecek mi?	dikmeyecek miyiz?	dikmeyecek misiniz?	dikmeyecekler mi?
inferential	perfective		dikmemiş miyim?	dikmemiş misin?	dikmemiş mi?	dikmemiş miyiz?	dikmemiş misiniz?	dikmemişler mi?
	aorist		dikmez miymişim?	dikmez miymişsin?	dikmez miymiş?	dikmez miymişiz?	dikmez miymişsiniz?	dikmezler miymiş?
	imperfective		dikmiyor muymuşum?	dikmiyor muymuşsun?	dikmiyor muymuş?	dikmiyor muymuşuz?	dikmiyor muymuşsunuz?	dikmiyorlar mıymış?
conditional	simple		dikmesem mi?	dikmesen mi?	dikmese mi?	dikmesek mi?	dikmeseniz mi?	dikmeseler mi?
	perfective		dikmese miydim?	dikmese miydin?	dikmese miydi?	dikmese miydik?	dikmese miydiniz?	dikmeseler miydi?
progressive			dikmemekte miyim?	dikmemekte misin?	dikmemekte mi?	dikmemekte miyiz?	dikmemekte misiniz?	dikmemekteler mi?
necessitative			dikmemeli miyim?	dikmemeli misin?	dikmemeli mi?	dikmemeli miyiz?	dikmemeli misiniz?	dikmemeliler mi?

Derived terms

• dikebilmek
• dikeç
• dikedurmak
• dikememek
• dikenek
• dikeyazmak
• dikici
• dikili
• dikilmek
• dikim
• dikiş
• dikivermek
• dikme
• dikmelik
• dikmemek
• diktirmek

 

Related terms

• diken
• dikit
• teğel