Hanged, drawn and quartered
Hanged, drawn and quartered (İngilizce: asıldı, sürüklendi ve parçalandı), İngiltere'de 1351 tarihli kanun gereği vatana ihanet suçunu işleyenlere verilen cezadır. Mahkûmlar atlarla idam yerine sürüklenir, ölmeyecek kadar asılır, cinsel organları kesilir, iç organları deşilir ve yakılır, kafaları ve uzuvları kesilirdi. Tüm bunlar olurken kurban olabildiğince hayatta tutulmaya çalışılırdı. Cesedin parçaları ülkenin önemli noktalarında sergilenirdi. Genel ahlak sebebiyle vatana ihanetten mahkûm olan kadınlara bu ceza uygulanmazdı, onlar yakılarak idam edilirdi.
Kanun, hükümdarın otoritesine isyan edenlere, özellikle de hükümdarı öldürmeye çalışan ve öldürenlere karşıydı. Suç en ağır suç olarak görüldüğünden cezanın olabildiğince ağır ve caydırıcı olması amaçlanmıştı. Bu idam cezası ilk olarak 3 Ekim 1283 tarihinde son bağımsız Galler hükümdarı Dafydd ap Gruffydd'e uygulandı. İkinci olarak William Wallace'a uygulandı. Ardından İngiltere'de popüler bir idam yöntemi oldu. Örnek olarak: I. Charles'ın mahkemesindeki hakimlerden bazılarına, Wat Tyler Ayaklanması'na katılanlara, Barut Komplosunu planlayanlara, Arundel İsyanı lideri Humphrey Arundell'a, IV. Henry'i devirme planı yapan Thomas Blount'a, Kanlı Mary'i devirme planları yapan akademisyen William Thomas'a ve Elizabeth devrinde Edmund Arrowsmith, Cuthbert Mayne, Edmund Campion için gibi pek çok Katolik papaza karşı uygulanmıştır.
1351 tarihli Vatana İhanet Kanunu yürürlükte kalsa da, 19. yüzyıldaki reformlarla ceza mahkûmun asılarak öldürülmesi, daha sonra cesedinin parçalanması şeklinde değiştirildi; daha sonra 1870'te tamamen kullanımdan kaldırıldı. 1998'de ise vatana ihanet suçu için ölüm cezası kaldırıldı. Cezaya son maruz kalan kişi 1803 İrlanda İsyanı'na önderlik eden Robert Emmet'di.