idare
Görünüm
Türkçe
Köken
- Osmanlı Türkçesi اداره, Arapça إدَارَة (ʾidāra).
Söyleniş
Ad
idare (belirtme hâli idareyi, çoğulu idareler), sahiplik şekli idare -si
- (hükûmet) çekip çevirme, yönetme, yönetim
- Bu zat, propagandayı tertip ve idareye memur imiş. — M. K. Atatürk
- ülke işlerinin yürütülmesi, kamuya ilişkin hizmetlerin bütünü
- bir kurum veya kuruluşun yönetildiği yer veya makam
- Meğer Gazi Paşa gelecekmiş. İdare her sınıfa Âfet Hanım'ın Yurt Bilgisi kitabından üçer nüsha dağıttı. — H. Taner
- bir kurumun işlerini yürüten heyet, kurul
- Gazete idaresi tarafından zarf kazara açılmış. — P. Safa
- tutum
- Birdenbire, elindeki suyu günlerce idareye mecbur bir kazazede hâline geldim. — N. F. Kısakürek
- hoş görme, göz yumma
- iktifa etme, yetinme
- Bu son hatıralarla sonuna kadar idareye çalışıyorum. — S. F. Abasıyanık
Çekimleme
idare adının çekimi
Alt kavramlar
yönetim
Türetilmiş kavramlar
idare
Çeviriler
yönetim
|
Kaynakça
- Türk Dil Kurumuna göre "idare" maddesi
Anagramlar
Lazca
Köken
Söyleniş
- Heceleme: i‧da‧re
İsim
idare